Nermin Bezmen Libri
Nermin Bezmen è rinomata per i suoi romanzi storici, frutto di un'ampia ricerca. Le sue opere si distinguono per intricate analisi dei personaggi, narrazioni realistiche e una trama magistrale. Queste qualità le hanno rapidamente procurato una significativa fanbase, con i suoi libri che compaiono frequentemente nelle liste dei bestseller per periodi prolungati. Oltre alla scrittura, è anche un'artista affermata nella pittura e nelle arti visive.






Dedem Kurt Seyit ve Ben
- 376pagine
- 14 ore di lettura
Canım dedem Kurt Seyit,Seninle hiç rastlaşmadık!Ben doğmadan çok önce, sen buralardan göçüp gitmiştin, hayatımın kahramanı olacağını bilmeden, kendi ölümünü kendin seçip isteyerek, geride derin yaralar açıp terk etmiştin her şeyi ve herkesi... Çocukluğumdan beri annemden ve anneannemden dinlediğim bütün masalların kahramanları arasında benim en hayran olduğum sadece sendin. Senin harika bir öykü kahramanı olacağını düşünürdüm, hakkında anlatılan onca şeyi dinlerken... Küçük, camekânlı büfenin üzerinde, çerçeve içinde duran sepya fotoğrafın, başkalarından dinlediklerimin çok ötesinde uzun öyküler anlatırdı bana sessizce.İskemleyi büfenin önüne çeker, dirseklerimi dayayıp uzun uzun seyrederdim; çarlık üniforman, çizmelerin, kılıcınla çektirdiğin o fotoğrafı. Seni, daha üç yaşındayken ve inan bana o yaşında hiçbir çocuğun dedesini sevemeyeceği kadar çok seviyordum, sadece bana fısıldadıklarından dolayı. Sen benim için, artık ulaşamayacağım, kaybolmuş bir zamanın, sınırları değişmiş, o gün için hiç gidemeyeceğim bir ülkenin, kitabı hiçbir zaman yazılmamış isimsiz bir kahramanıydın. Hem uzak bir masal zamanda kalmış, hem de kendime çok yakın hissettiğim, hüzün veren bir kayıptın...Erkeklerin kadınlarını baş tâcı ettikleri, kadınların erkeklerinin sevgi dolu yoldaşları oldukları bir aile geçmişimin masalsı kahramanı dedem Kurt Seyit'le beraber yaşadığım ruhsal yolculuğun hikâyesi… Benim Matruşka zamanlarım…
Książka, na podstawie której powstał turecki serial kostiumowy, wyświetlany w Polsce na antenie TVP.Rok 1916, Piotrogród. Oficer armii carskiej, potomek bogatej tatarskiej rodziny, porucznik Kurt Seyit Eminow podczas balu poznaje piękną Aleksandrę "Szurę" Wierżeńską, wywodzącą się z szanowanej rosyjskiej rodziny. Młodzi zakochują się w sobie od pierwszego wejrzenia, ale na przeszkodzie do ich szczęścia stają obie rodziny. Rodzina Kurta chce, aby poślubił on kobietę z tureckiego rodu, a rodzice Szury chcą wydać ją za Rosjanina. Tymczasem nadchodzi wiosna 1917 roku: wybucha I wojna światowa, a następnie rewolucja – zarówno w Rosji, jak w Turcji. Zaczyna się terror. Aby przeżyć, bohaterowie muszą się ukrywać. Szura trafia do Kisłowodzka. Kurtowi – jako białogwardziście – nieustannie grozi śmierć z rąk bolszewików. Wraz z przyjaciółmi ucieka w stronę Odessy, wierząc, że na Krymie będzie bezpieczniej. W Rostowie jednak zmienia zdanie. Musi się zobaczyć z ukochaną, wie, że jadąc dalej, będzie się od niej oddalał. Że te pięćset kilometrów, które go od niej dzieli, to jak jeden krok. Tyle że śmiertelnie niebezpieczny… Imperium miłości to historia prawdziwa. Wnuczka Kurta – Nermin Bezmen – odnalazła stare listy siostry Szury. I przez osiem lat zgłębiała historię swojej rodziny na Krymie, w Rosji, Rumunii i Francji.
Mengene göçmenleri
- 330pagine
- 12 ore di lettura
Kurt & Seyt Shura
- 444pagine
- 16 ore di lettura
Unutkan Ask
- 440pagine
- 16 ore di lettura
“Lütfen bana kendini unutturma!”Zeki, hayatı bütün renkleriyle, en derin duygularıyla yaşayan, yaratıcı, sevgi dolu, âşık bir kadın, başarılı bir yazar: Maya; yirmi senedir ikinci baharını paylaştığı, ona hayran, âşık, duygusal, notalarla, repliklerle haşır neşir bir erkek, gözde bir sanatçı: Atlas; çocuklarıyla beraber sevginin pekiştirildiği mutlu bir aile ve aniden hayatlarına inen, dünyalarını çökerten bir illet… hastayı ölmeden defalarca öldüren, kimliğini yok eden, eşi yaşıyorken dul bırakan, tedavisiz, umutsuz hastalık: Alzheimer.Maya kocasının yanağını okşadı,“Lütfen bu dediklerimi unutma. Benden, benimle olan kendinden kaçmak isteyeceğin günler olursa, tereddüt etmeden uzaklaş... Ama çok uzun değil. Geri dön tekrar. Ben hatırlamasam bile dön.”“Aşkım, sen her şeyimsin benim. Kalacağım, gideceğim, döneceğim… her yer senin olduğun yer. Sen, yuvamsın benim.”Sevdiği kadının kendisini bir gün hiç hatırlamayacağını, bütün bu sevişmeleri, öpüşmeleri, kucaklaşmaları unutacağını düşünmek Atlas’ın içini acıtıyordu... Ona hasret kalacağı günlerin acısını çıkarmak ister gibi sarıldı karısının bedenine. İkisi de ne zaman gerçekleşeceğini bilemedikleri o meşum gelecekle ilgili birbirlerine şimdiden duydukları hasretle, inişli çıkışlı bir ruh haline girmişti. Bedenleri sevgiyle, ihtirasla, tutku ve şefkatle, mutluluk ve hüzünle sevişiyordu.
